benzinli motor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
benzinli motor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Temmuz 2015 Salı

Hemi Motoru ( Hemi Engine ) Nedir, Diğer Motorlardan Farkları Nelerdir?

Önceki yazılarda bahsettiğimiz benzinli ve dizel motorlar 1900'lü yıllardan önce üretilen ve kullanılan motorlardır. Her geçen gün otomotiv endüstrisi kendini yenilemekte ve geliştirmektedir, bu gelişimin önemli bir kısmı motor teknolojilerine aittir. İçten yanmalı motorların geniş bir coğrafyada tanınmasının ardından farklı ülkelerden farklı geliştiriciler motorlar üzerinde çalışmaya başladı. Bu çalışmaların ilk sonuçlarından biri hemi motorudur (ing: hemi engine). 1900'lü yılların başlarında üretilip kullanılmaya başlanmıştır. Bu motora hemi denilmesinin sebebi silindir kapaklarının yarım daire (ing: hemisphere) şeklinde olmasından dolayıdır.



Çalışma mantığı benzinli motorla aynı olan bu motoru farklı kılan birkaç özelliği vardır. İlk farklılık silindir kapağının ve pistonun şeklidir. Standart bir motorda pistonun üst yüzeyi ve silindir kapağı düz iken, hemi motorunda bu bileşenler oval şekildedir. Silindir kapağına ek olarak piston üst yüzeyinin de oval yapılmasının sebebi piston üst ölü noktadayken hacmi daha da düşürerek daha yüksek basınç elde etmektir ( İdeal gaz denklemini hatırlayın: hacim düşerse basınç yükselir).



Bir diğer farklılık, emme ve egzos valflerinin sayısıdır. Diğer motor tiplerinden farklı olarak hemi motorunda valfler yarım küre şeklindeki bir yüzeye yerleştirildiğinden bu valf sayısı ve konumlandırmasında bir takım kısıtlamalara neden olur. Daha net kavramak için şöyle düşünün: bir yarım küre şeklinde bir de düz bir zemin üzerinde destek almadan ayakta durmaya çalışıyorsunuz. Hangi yüzeyde daha kolay durursunuz? Düz bir zeminde mi, yarım küre şeklinde bir zeminde mi aynı anda daha fazla kişi ayakta durabilir? Silindir kapağının şeklinden dolayı hemi motorunun valf konumlandırması ve sayısı diğer motorlara göre daha kısıtlıdır.



Silindir kapağının iç yüzeyinin yarım daire olması, düz bir zemine göre daha az yüzey alanına sahip olmak demektir. Daha az yüzey alanı, ısı kaybının azaltılmasında önemli bir rol oynar (İlk yazılardan hatırlayacağınız üzere üzerinde konuştuğumuz motorlar ısı motorlarıdır, ısıyı ne kadar verimli kullanabilirsek o kadar çok fayda sağlarız).

Hemi motorunda kullanılan valfler standart valflere oranla daha büyüktür ve çapraz konumlandırılmıştır. Bu sayede motor yüksek devilerde normale oranla daha fazla güç üretebilir, piston içerisindeki gaz akışı daha verimli hale getirilebilir. Piston içerisindeki gaz akışı daha iyi kontrol edildiği zaman, her bir yeni çevrim başlamadan önce silindirin içerisisi normale oranla daha temiz hale getirilebilir, emme zamanında yakıtın silindire alınma süresi kısaltılabilir ve yakıt miktarı istenilen düzeyde kontol edilebilir.

Bu gibi birkaç avantajına rağmen Hemi motoru, diğer motorlara oranla daha ağırdır. Bakım maliyetleri daha yüksektir. Bu ve benzeri birkaç sebepten dolayı  günümüzde hemi motorları birkaç marka dışında kullanılmamaktadır. Hemi motorlaru kullanmaya devam eden üreticilerden biri Chrylser'dir. 60'lı yıllarda Hemi'yi marka olarak ticarileştirerek yüksek hacimli motorları araçlarında ve bazı yarışlar için özel olarak üretilen araçlarda kullanmıştır ve kullanmaya devam etmektedir. Birçok farklı marka tarafından da geçmişte veya günümüzde kullanılmasına rağmen günümüzde Hemi motorlarına en çok yüksek motor hacmine sahip, keyfi kullanıma yönelik araçlarda rastlamaktayız.



















2 Temmuz 2015 Perşembe

Benzin Motoru (Otto Çevrimi): 4 Zamanlı Benzin Motoru Nasıl Çalışır, Çalışma Prensipleri Nelerdir?


Benzin motoru bir fosil yakıt olan benzini kullanır ve benzinin yanması sonucu meydana gelen değişiklikler sayesinde mekanik enerji üretir. 4 zamanlı benzin motorunun bir silindirinde meydana gelen 1 tam çevrimde sırasıyla şu olaylar meydana gelir:

1. Zaman: Emme (ing: intake): Yakıt ve hava karışımı emme manifoldundan silindire alınır. Emme zamanı esnasında silindirin hacmi genişler, bunun sebebi pistonun üst ölü noktadan (ing: top dead center) alt ölü noktaya (ing: bottom dead center) doğru hareket etmesidir. Silindire alınan karışım emme valfi (inlet valve) aracılığıyla kontrol edilir.

2. Zaman: Sıkıştırma (ing: compression): 1. zamanın tamamlanmasıyla emme valfi kapanır. Alt ölü noktadaki piston üst ölü noktaya doğru hareket etmeye başlar. Piston üst ölü noktaya yaklaştıkça hacim azalır, basınç artar, basıncın artmasından dolayı içerideki gaz karışımının sıcaklığı basınçla orantılı olacak şekilde artar. Piston üst ölü noktaya ulaştığında sıkıştırma zamanı tamamlanmış olur ve piston içindeki sıkışmış ve ısınmış hava ve yakıt karışımı yanma tepkimesi gerçekleştirmeye hazır hale gelir.

3. Zaman: Yanma (güç) (ing: power): Tepkimeye girmeye hazır haldeki karışıma buji (ing: spark plug) vasıtasıyla kıvılcım verilerek tepkimenin başlaması için gereken aktivasyon enerjisi düzeyine ulaşılır ve tepkime başlar. Yakıtın oksijenle yanma reaksiyonuna girmesi sonucu ( yanma reaksiyonları ısı açığa çıkaran (egzotermik) reaksiyonlardır) silindir içerisindeki sıcaklık aniden aşırı derece yükselir ve basınç artar. Silindir teorik olarak pistonlu bir kap olduğu için artan sıcaklık ve basınç pistonu alt ölü noktaya gitmeye zorlar. Piston alt ölü noktaya geldiğinde 3. zaman tamamlanmış olur.

4. zaman: Egzos (ing: exhaust): Piston alt ölü noktadadır ve silindirin içi tepkime sonucu üretilen atık gazla doludur. Dördüncü zaman silindirdeki atık gazların dışarıya tahliye edilmesi sürecidir. Egzos valfi açılır ve piston alt ölü noktadan üst ölü noktaya hareket eder. Bu hareket piston içi hacmi küçülttüğü için atık gazları egzoz valfi açıklığından silindiri terk etmeye zorlar. 4. zaman tamamlandığında 1 tam çevrim tamamlanmış olur.